Fatih Sultan Mehmet Han ve Şiir Sevgisi

03-06-2022 17:35
Fatih Sultan Mehmet Han ve Şiir Sevgisi

Fatih Sultan Mehmet Han ve Şiir Sevgisi

 

Türk edebiyatının dönemlerini incelediğimiz zaman yaklaşık 800 yıl kadar Arap ve Fars edebiyatının etkisiyle karşılaşırız. Şüphesiz bu nedensiz bir karşılaşma değildir.

 

Özgün bir edebiyat icra eden Türkler, Müslümanlığı kabul ettikten sonra Arap kültürüyle tanışmış ve bu kültürün edebi özelliklerinden oldukça etkilenmiştir. Arap edebiyatının etkisiyle sade dilden ve yaşamlarını ortaya koyan şiirlerden bir anlamda vazgeçerek daha zengin bir imge dünyası bulunan Arap şiirinin özelliklerini benimsemiştir. Bu şiirin temelini de Arapça-Farsça tamlamalar, kalıp benzetmeler oluşturmaktadır. Bu sanatlı dil kısa zamanda öylesine benimsenmiştir ki halkın dilini kullanan ve onu anlatan şairler bir anlamda küçümsenmiştir. Asıl sanat yapabilme yeteneğinin ‘Divan şiiri’ olarak adlandırılan bu şiir biçiminde olduğunu savunmuşlardır.


Şairler, imge dünyalarını yarıştırmış, en güzel beyiti yazabilmek için bütün şiir yeteneklerini ortaya koymuştur.


Hal böyle olunca Divan şiirinin etkisiyle süslü, sanatlı ve daha çok yüksek zümreye hitap eden bir edebi dönem başlamıştır.


Hitap ettiği kesim nedeniyle ‘Saray edebiyatı, Klasik edebiyat, yüksek zümre edebiyatı’ olarak da nitelendirilmiştir.


Divan şiirini icra edenler sadece şairler değildir. Bu şiir geleneği bir moda gibi yayılmış, padişahlar da takma adlarla (mahlas) bu geleneğin etkine kapılarak şiirler yazmıştır.

Padişahlar, henüz küçücük bir şehzade iken dönemin en tanınmış alimleri tarafından bilim, din ve sanat dallarında en iyi şekilde eğitilmişlerdir.


Cihan Padişahı Fatih Sultan Mehmet de Divan şiirine merak salan padişahlarımızdandır. ‘Avni’ mahlasını kullanarak şiirlerini ortaya koymuştur. Fatih Sultan Mehmet’in en büyük şansı Divan şiirine damgasını vurmuş Baki, Nefi, Fuzuli gibi büyük şairlerle aynı yüzyılda yaşamamasıdır. Çünkü bu isimlerin döneminde Divan şiirinin en yetkin örnekleri verilmiştir.


Ahmed Paşa ve Şeyhi gibi iki önemli şairle aynı yüzyıllarda eser veren Fatih Sultan Mehmet, Divan şiirine büyük katkıda bulunmuştur.


Padişah olmasaydı şiirlerindeki ustaca söyleyiş onu devrin en tanınmış şairi kılabilirdi. Ancak şüphesiz bir padişahtan beklenen öncelikli başarı askeri anlamda olduğu için bu yeteneğini bir çeşit hobi olarak sürdürmüştür. Ancak o askeri alandaki başarıları kadar başarılı dizelere de imza atmış önemli bir şairdir.


Peki İstanbul’u fethetme arzusuyla uykuları kaçan, daima planlar yapan bir padişah neden şiir yazmayı bu kadar önemsemiştir? Bu soruya beyitiyle bizzat kendisi cevap vermiştir Cihan Padişahı. Fatih Sultan Mehmet’e göre şiir yazmasındaki temel amaç, sevgiliyi aramaktır. O’na göre sevgili anlatmayan bir şiir, şiir olamaz. Bütün Divan şairleri gibi bu tutkunun peşinden gitmiş, sanatçı ruhunun izlerini şiirlerine yansıtmayı başarmıştır.


Şiirlerindeki orijinal benzetmeler dikkat çekicidir. Fatih Sultan Mehmet’e göre güneş, sırf sevgilinin yanağındaki parlaklığı kıskandığı için kırmızıdır.

Divan şiirinde kalıp benzetmeler vardır. Sevgilinin boyunun servi boylu olması, bakışlarının ok gibi olması gibi kalıp benzetmeleri Fatih Sultan Mehmet de kullanıyor olmakla beraber yukarıda söylediğimiz gibi orijinal benzetmeler de yapmayı ihmal etmemiştir.


Şiirlerinde aşık olarak kendisinin sevgili karşısında çektiği cefakar, fedakar hallerine sıklıkla değinmiştir. Sevgiliye o kadar bağlıdır ki bütün dünyayı verseler yine de sevgilinin mahallesini terk etmez. Dünyaya hakim olma konusunda emin adımlarla ilerleyen bir padişah, şiirlerinde dünyayı hatta dünyanın bütün mülkünü, tacını, tahtını verseler de sevgiliden vazgeçmeyeceğini dile getirmiştir. Padişah bu durumu başka bir beyitinde açıklamıştır. Çünkü Fatih Sultan Mehmet’e göre aşık bu dünyayı rahatlıkla terk edebilir ama sevgiliyi terk etmesi mümkün değildir. Aşıklık mertebesine ulaşması da bu tercihi yapmasına bağlıdır zaten.


Sevgiliye olan aşkını dünya bile kıskanmaktadır. Nisan yağmurları adeta aşığın sevgili için döktüğü gözyaşlarını kıskandığı için dökmektedir yaşlarını. Dünya, aşığı taklit etmektedir bir anlamda Fatih Sultan Mehmet’in şiirlerinde kullandığı benzetmelerde. Belki de dünyevi bir boyuttan değil, çok daha ulvi bir boyuttan bakmaktaydı hayata Cihan Padişahı. Onu anlamak ve bize bıraktığı değerlere sahip çıkarak ilerlemek önemlidir…


Şiirlerine dair söylenecek nice söz var elbette Fatih Sultan Mehmet’in. Ancak bunları asıl anlatma nedenimiz askeri başarılarıyla bir çağı kapatıp diğer çağın açılmasını sağlayan bir padişahın sanata önem vermesinin takdir edilmesi gerektiğini vurgulamaktır. Osmanlı tarihinde yer alan onca padişahın arasında Fatih Sultan Mehmet’in adının herkes tarafından bilinmesinin altında da bu çok yönlülüğü yatmaktadır. Cihan Padişahı olması askeri başarı kadar sanata da öncülük etmesinden kaynaklanmaktadır. Fatih Sultan Mehmet Han’ı saygı, minnet ve özlemle anıyoruz.


Kaynak: Prof. Dr. İskender Pala, Divan Edebiyatı

Prof. Dr. Nihat Sami Banarlı, Resimli Türk Edebiyatı Tarihi

 

IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.